Toros Dağları’nın eteğinde yer alan Derebucak, sadece doğal güzellikleriyle değil, tarih ve kültürle örülü geçmişiyle de dikkat çekiyor. Bu şirin yerleşim yerinin gölgesinde, geçmişin izlerini taşıyan hanlar, geçmişin kervan yollarında yankılanan hikayeleriyle ayakta durmaya devam ediyor.
Derebucak’ın Durak Mahallesi’nde, Geç Osmanlı Dönemi’nden kalma iki önemli han bulunuyor. Bunlardan biri olan ve hala ayakta duran Büyük Han, misafirlerine tarihi bir yolculuk sunuyor. Hanın girişinde yer alan antik dönem sütunlarından birine kazılmış olan kitabe, yapının tarihini günümüze taşıyor. Üzerinde “Ormanalı Hacı Mustafa Ağa, sene 1313, amele Hasan Usta” ifadelerinin yer aldığı bu kitabe, Büyük Han’ın 19. yüzyılın sonlarında inşa edildiğini gösteriyor.
Hanı ziyaret edenler, batı yönüne açılan kapısı ve doğu-batı ekseninde uzunlamasına inşa edilmiş dikdörtgen planıyla dikkat çektiğini görebilir. Moloz taş ve kireç harcı kullanılarak yapılan beden duvarları, yapının sağlam doğasını ortaya koyarken, ahşap malzeme ile örtülü beşik çatısı, mimari zarafeti yansıtıyor. Bir zamanlar Konya, Beyşehir, Akseki ve Alanya arasında gidip gelen kervanların önemli bir konaklama noktalarından biri olan bu hanlar, şöhretini develerle yapılan ticaretin sona ermesiyle yitirmiş. Ancak, yazı Toroslar’da, kışı ise Konya’nın serin yaylalarında geçiren göçerler tarafından uzun yıllar boyunca kullanılmaya devam edilmiş.
Bugün Büyük Han, geçmişin derin izlerini taşıyan mimarisi ve yüklendiği hikâyelerle ziyaretçilerini bekliyor. Tarih ve doğanın kucaklaştığı bu nadide mekan, Derebucak’a yolu düşen herkesi zamanda bir yolculuğa davet ediyor.
24 Aralık 2024 Salı 15:30
Merhaba Haber sitesinden alınmıştır